Türkiye-Irak sınır hattında Hakkari’nin Çukurca ilçesine bağlı Kavuşak Seriberi üst bölgesine sızmaya çalışan bölücü terör örgütü PKK’lı teröristlerle çıkan çatışmada önceki gün şehit düşen Sözleşmeli Er Yener Kırıkçı’yı (26) memleketi Ankara’nın Çubuk İlçesi Akkuzulu mahallesinde yaklaşık 12 bin kişi son yolculuğuna uğurladı.Sözleşmeli Er Yener Kırıkçı’nın cenazesi dün akşam uçakla Ankara’ya getirilmesi ardından cenaze aracı ile baba ocağı Çubuk’un Akkuzulu Mahallesindeki evinin önüne getirildi. Şehidin törenine katılan Kemal Kılıçdaroğlu, saldırıya uğradı. Yener Kırıkçı’nın dayısı Yüksel Tuzcu’nun da 1993 yılında Hakkari’nın Çukurca ilçesi Üzümlü Karakolu’na PKK’lı teröristlerin düzenlediği saldırıda şehit olduğu belirtildi. Baba Mustafa ile anne Ayşe’nin 2 erkek kardeşten küçük bekar olanı şehit Yener Kırıkçı’nın cenazesi, Akkuzulu Yeni Camide öğlen namazı sonrası kılınan cenaze namazından sonra askerlerin omuzlarına tekbirler ve dualar eşliğinde dayısı Şehit Yüksel Tuzcu’nun yanına götürülerek toprağa verildi. Türkiye’nin en çok şehit veren ilçelerinden biri olan Çubuk’ta şehit sayısı 73’e yükseldi.
YAŞANAN OLAYLARLA İLGİLİ TÜM DETAYLAR:
Kılıçdaroğlu’na şehit cenazesinde saldırı:
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Ankara’da katıldığı şehit cenazesinde bir grubun saldırısına uğradı. CHP liderinin durumun iyi olduğu öğrenildi. Olay yerine çok sayıda güvenlik ekibi sevk edilirken, Kılıçdaroğlu’nun güvenli bir eve alındığı kaydedildi. Evin önüne toplanan kalabalığın “PKK dışarı” sloganları attığı öğrenildi. Çok sayıda takviye birlik olay yerine geldi. Kılıçdaroğlu’nun içinde bulunduğu evin önündeki güvenlik çemberi genişletildi. İçişleri Bakanlığı ve Ankara Valiliği de konuyla ilgili bir açıklama yaptı. Kılıçdaroğlu’nun bulunduğu evden çıkarılması için zırhlı bir araç bölgeye intikal etti. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar da, Kılıçdaroğlu’nun tutulduğu eve geldi. Ankara Valiliği’nden yapılan son dakika açıklamasında; “Olayın sorumluları hakkında yasal işlemlere başlanılmıştır.” denildi. Kılıçdaroğlu’na saldırı hakkında son dakika haberleri üst üste geliyor… CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bugün Ankara’nın Çubuk ilçesinde, şehit er Yener Kırıkcı için düzenlenen cenaze törenine katıldı. Törenin ardından CHP lideri bir grubun saldırısına uğradı. Arbede yaşanması üzerine güvenlik görevlileri olaya müdahale etti. Hakkari’de terör örgütü mensuplarınca şehit edilen Sözleşmeli Er Yener Kırıkçı’nın cenazesinde olaylar çıktı. Ankara’nın Çubuk ilçesi Akkuzu Mahallesi’ndeki cenazeye Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ile birlikte katılan Kemal Kılıçdaroğlu, bir grubun saldırısına uğradı. Kılıçdaroğlu arbededen çıkartıldı ve güvenlik güçleri kontrolünde bir eve alındı. Kalabalık Kılıçdaroğlu’nun bulunduğu eve girmeye çalışırken, polis ve askerler vatandaşlara engel oldu. CHP liderinin durumunun iyi olduğu bildirildi. Kılıçdaroğlu, korumaları tarafından çevredeki bir eve götürüldü.
CHP’Lİ
LEVENT GÖK’TEN AÇIKLAMA
CHP’li
Levent Gök, Çubuk’ta CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na şehit cenazesinde yapılan
saldırıya ilişkin, ”Yaşanan arbedede hepimiz bir yere savrulduk. Kemal bey iyi,
güvenli bir yere alındı. Soğuk kanlı olmalıyız. Genel başkanımız bir açıklama
yapacaktır” dedi.
ANKARA
VALİLİĞİ’NDEN AÇIKLAMA
Ankara
Valiliği: “(Kılıçdaroğlu’na saldırı) Olayın sorumluları hakkında yasal
işlemlere başlanılmıştır. Çubuk ilçemizde icra edilen şehit cenazesi töreninde
CHP Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu’na yönelik müessif protesto eyleminin
önlenmesine yönelik gerekli güvenlik tedbirleri alınmış olup olayın sorumluları
hakkında yasal işlemlere başlanılmıştır.”
TBMM
BAŞKANI ŞENTOP: PROVOKASYON AMACI TAŞIYABİLİR
TBMM
Başkanı Mustafa Şentop, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik
Ankara’daki bir şehit cenazesine katılım sırasında yaşanan fiziki saldırıyı
kanayarak saldırının bir provokasyon amacı taşıyabileceğini belirtti
Arkasındaki planlamanın da ortaya çıkarılması gerektiği kanaatindeyim.”
Kılıçdaroğlu:
Bir milim geri adım atmayacağım
CHP
lideri Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Genel Merkezi’nde fiili saldırıya ilişkin
açıklama yaptı.
CHP
lideri, “Onlar sanıyorlar ki, CHP’nin genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu biz
saldırınca geri adım atacak, bir milim adım atmayacağım. Bu ülkenin dirliğini
ve bütününü hepimiz savunuyoruz. Bu ülkenin çakıltaşını bir kişiye feda etmem,
vermem. Bu ülke için canını verecek birisi varsa onun adı Kemal
Kılıçdaroğlu’dur” dedi.
CHP
Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara’nın Çubuk ilçesinde yaşadığı fiili
saldırıya ilişkin olarak CHP Genel Merkezi’nde açıklama yaptı. Kılıçdaroğlu’nun
açıklamalarının satırbaşları şöyle:
Bana
yapılan saldırı Türkiye’nin birliğine ve bütünlüğüne yapılmış demektir. 82
milyonu kucaklayan bir genel başkanım. Ayrıca hiç kimse unutmasın hiç kimse.
Ben kuruluşun ve kurtuluşun partisi olan Cumhuriyet Halk Parti’nin genel
başkanıyım. Hiç kimse unutmasın, Kuvayi Milliyecilerin partisi Cumhuriyet
Partisi genel başkanıyım. 82 milyonu kucaklayan bir partinin genel başkanıyım.
Şavşat’tan Ardanuç’a giderken PKK terör örgütünün saldırısına uğramıştım, aynı
saldırının benzerini bugün yaşadım.
“BU
ÜLKENİN ÇIKARLARI İÇİN CANIMI FEDA EDERİM”
Onlar
sanıyorlar ki, CHP’nin genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu biz saldırınca geri
adım atacak, 1 milim adım atmayacağım. Bu ülkenin dirliğini ve bütününü hepimiz
savunuyoruz. Bu ülkenin çakıltaşını bir kişiye feda etmem, vermem. Bu ülke için
canını verecek birisi varsa onun adı Kemal Kılıçdaroğlu’dur.
Şehitler
bizim şehitlerimiz, bizim onurumuz. Sonsuzluğa uğrarken hepimizin yüreğinde acı
duyuldu. Şehitliğin yüce mertebe olduğunu hepimiz çok iyi biliyoruz. Ama benim
şehit cenazesine gitmemi istemiyorlar. Sanıyorlar ki,baskı kuracağız, tehdit
edeceğiz, saldıracağız, Kemal Kılıçdaroğlu şehit cenazelerine katılmasın.
Katılacağım, sonuna kadar katılacağım. O şehitler 82 milyonun şehididir.
“BEN MEHMETÇİK BABASIYIM AYNI ZAMANDA”
Bugün
şehidimiz Yener Kırıkçı, Allah’tan rahmet diliyoruz. Ailesine ve yakınlarına
Allah’tan sabır diliyoruz. Şehit ailesinin üzüntüsü bizim de üzüntümüz.
Bunların, saldıranların şehide, namaza, inanca saygısı yoktur. Bunların
hiçbirisi gerçek anlamda samimi Müslüman da değildir. Şehidin cenazesine
katıldık, namaz kıldırmadılar. Bu ülkenin vicdanı sormayacak mı, siz namazdan
ne istiyorsunuz, siz şehitten ne istiyorsunuz? Saldıranlara söylemek isterim,
ben bir Mehmetçik babasıyım aynı zamanda. Onlar gibi değilim, onlar gibi
olmadım aynı zamanda.
Şehitler
ölmez, vatan bölünmez, bu bizim şiarımızdır. Çanakkale’de şehitlerimiz var
bizim. Dumlupınar’da, Sakarya’da, Afrin’de var şehitlerimiz bizim. Biz şehitler
arasında hiçbir zaman ayrımcılık yapmadık. Başımız üstünde yeri vardır, 82
milyonun gururudur. Biz böyle bilir, böyle davranırız. Biz bu ülkeyi nasıl
kurduk, bu ülkeyi nasıl inşa ettik. Bu ülkenin temellerinde, harcında on
binlerce, yüzbinlerce şehidimizin acısı, kanı, gözyaşı vardır. Siz hangi yüzle
bir şehit cenazesini kıldırmıyorsunuz, dönüp hep beraber sormak zorundayız.
Kılıçdaroğlu’na
saldırı sonrası köy muhtarı konuştu
CHP
Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na Ankara Çubuk’taki şehit cenazesinde yapılan
saldırı sonrasında, köy muhtarı yaşananları anlattı..
CHP
Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, saldırıya uğradığı şehit Piyade
Sözleşmeli Er Yener Kırıkcı’nın cenaze töreninin düzenlendiği Akkuzulu
Mahallesi’nin muhtarı Halil Kökmen yaşananları anlattı.
Kökmen,
Kılıçdaroğlu’na yumruk atanı tanıdığını; ancak gruptaki diğer saldırganları
tanımadığını söyledi. Kökmen, “CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, cenazeye
geldiğinde namaz kılınmak üzereydi. O arada halk yuhalamaya, bağırmaya
başladılar. Cenaze namazını da halkın bağırmaları arasında kıldık. Namazdan
sonra biz top arabasıyla önden mezarlığa çıktık. Kemal Bey daha arkadan
geliyordu. Kılıçdaroğlu’nu yuhalayıp üzerine saldırmışlar. O arada arbede
yaşanmış. Yumruk atan bizim köyümüzden biri, olayda 5-6 kişi daha var. Onlar
tanıdık değil, bu köyden değil” dedi.
‘KEMAL
BEYDEN ÖZÜR DİLEDİM’
CHP
Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun, Rahim Doruk’un evine sığındığını hatırlatan
muhtar Kökmen, “Sonra vatandaşlar oraya toplandı. Ben olaylar sırasında mezarlıktaydım,
telefon ettiler, mezarlıktan geldim. Vatandaşları dağıtmaya çalıştık; ama daha
çok toplandılar. O arada Milli Savunma Bakanımız Hulusi Akar geldi. Evde normal
sandalyede oturuyordu. Bir sıkıntısı yoktu. Öyle yara beresi yoktu, gayet
sağlığı yerindeydi. Köyüm adına Kemal Beyden özür diledim ve bunun bir
provokasyon olduğunu söyledim. Kemal bey de herkesin acılı olduğunu söyleyerek,
‘Olur, acıyla olabilir; ama beni yıldıramazlar. Şehit cenazelerine de
katılacağım, vatandaşlarımla da konuşacağım, buluşacağım’ diye konuştuk. Kemal
bey evden çıkmadan önce onu kamufle etmek için ‘mont ve şapka verelim’ dedik;
ama kabul etmedi. ‘Ben böyle çıkacağım’ dedi. Bu şekilde de evden çıktı” dedi.
‘ŞEHİT
KÖYÜMÜZÜN, OLAY KÖYÜMÜZÜN DEĞİL’
Cenazede
neredeyse 10 bin kişi olduğunu söyleyen muhtar Halil Kökmen, “Şehit köyümüzün;
ama bu olay köyümüzün değil. Aile için bu ikinci şehit oldu. Annesinin ağabeyi
de 1993 yılında şehit olmuştu. Bu da ikinci şehit acısı oldu. Ailesi benim
akrabam aynı zamanda. İlk haberi de ben vermiştim. Şu anda hiçbir şey
düşünemiyorlar, çok üzgünler. 2 çocukları vardı, biri şehit oldu” diye konuştu.
ŞEHİDİN
AMCASI: NE DİYECEĞİMİ BİLMİYORUM
Şehit
Yener Kırıkcı’nın amcası Ziya Kırıkcı ise ayakta durmakta güçlük çekerken, aile
olarak çok üzgün olduklarını söyledi. Amca Kırıkcı “Şehidin anne ve babasının
durumu iyi değil. Köyde olan olay için ne diyeceğimi bilmiyorum. Cenazeden çok
zor geldik zaten. Neyin ne olacağını bilmiyorum” dedi.
KÖYLÜLER:
BU PROVOKASYON
Köylülerden
Kaya Küçük, Kemal Kılıçdaroğlu’na yapılan saldırının ve köyün adının bu şekilde
çıkmış olmasının üzüntü verici olduğunu söyledi. Olayın bir provokasyon
olduğunu ifade eden Küçük, “Kılıçdaroğlu’na yapılan doğru değil; ama içinden
birkaç provokasyoncu çıkıp, köyümüzün de adını kötüleyerek, bizleri de
kötüleyerek bu hale getirdiler. Olmaması gerekiyordu. Bizim acımız büyük,
şehidimiz var. Biz onunla ilgileniyoruz şu anda. Muhakkak bu köyden değiller,
zaten bizim köyümüzde kimse yapmaz bunları. Bu köyde emeğiyle çalışan, gariban
insanlar. Köyde azılı insan yok. Olmaması gerekiyordu; ama oldu. Şehidimizin
ailesini, evlerini görüyorsunuz, hepsi perişan durumdalar. Bu memleketin
polisi, savcısı, hakimi var. Provokasyonsa onu da bulur” dedi.
Köylülerden
Hilmi Çakırgöz ise olayın anlık geliştiğini belirterek, “Olay tamamen o anda
oluşan, milletin galeyana gelmesi. Bence önceden organize edilmiş bir durum
yoktur. Bir kıvılcım yani, bizim köyümüzün bu olayda ufak bir hatası bile
yoktur. Katılım çok fazlaydı, kimin nereden geldiğini bilmiyoruz” ifadelerini
kullandı.
VALİ
ŞAHİN, ŞEHİT AİLESİNİ ZİYARET ETTİ
Ankara
Valisi Vasip Şahin, şehit Yener Kırıkcı’nın baba evini ziyaret ederek, aileye
başsağlığı diledi. Evde şehidin annesi Ayşe, babası Mustafa Kırıkcı ile görüşen
Vali Şahin, daha sonra taziye çadırına geçerek şehit yakınlarıyla birlikte dua
etti. Gazetecilerin olaya ilişkin sorularını yanıtsız bırakan Şahin,
ziyaretinin ardından köyden ayrıldı.
Ev
sahibi, Kılıçdaroğlu’nun getirilişini anlattı
CHP
Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun güvenlik nedeniyle tutulduğu evin sahibi
Rahim Doruk, “Gelenlerin kim olduğunu görmedim. Kemal Bey kalabalığın
içindeydi. İtiş kakış yaşandı. Polisler bana, ‘Kemal Bey’in can güvenliği yok,
içeri almak zorundayız.’ dedi.” bilgisini verdi.
Doruk,
Kılıçdaroğlu’nun güvenlik nedeniyle evine getiriliş anlarını anlattı.
Türkiye-Irak
sınır hattında teröristlerle çıkan çatışmada şehit olan askerden piyade er
Yener Kırıkcı’nın cenaze töreninin ardından evine geldiğini belirten Doruk, eve
geldikten bir süre sonra dışarıdan gelen sesler nedeniyle kapıya çıktığını
söyledi. Doruk, bu sırada kalabalık bir grubun evine doğru geldiğini gördüğünü
aktararak, şöyle devam etti: “Gelenlerin kim olduğunu görmedim. Kemal Bey
kalabalığın içindeydi. İtiş kakış yaşandı. O sırada ne olduğunu anlamaya
çalıştım. Oradaki polisler bana, ‘Kemal Bey’in can güvenliği yok içeri almak
zorundayız.’ dedi. Kapıyı açmam istendi, eşim kapıyı açtı. Kalabalık grup içeri
girdi. Anahtarla kapıyı kilitlediler. Evimin içerisinde, koridorda sandalyede
Kemal Kılıçdaroğlu’nun oturduğunu gördüm. O an rüyada mıyım, bu durum gerçek mi
diye düşündüm. Bunları gerçekten yaşıyor muyum diye düşündüm.”
Bu
sırada dışarıda sloganlar atıldığını anlatan Doruk, bu kişilerin evine de zarar
verdiğini söyledi.
Doruk,
tepkilere rağmen gerekeni yaptığını ifade ederek, “Benim kapıma kim sığınırsa,
benim evime kim gelmişse geri çeviremem. Müslüman’san, Allah korkusu varsa
kimseyi çeviremezsin. Biz dinimizin gereğini yaptık. Kemal Bey içeri geldiğinde
psikolojik olarak iyi görünmüyordu. Saçı başı dağınıktı. Kendisiyle bir müddet
sonra konuştuk. Bana hayatını kurtardığımı dolaylı yollardan söyledi. Teşekkür
etti. Ben de kendisine, her Türk vatandaşının, Müslüman’ın yapması gereken
budur ifadesini kullandım.” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu’nun
eşinden su istediğini belirten Doruk, “Giderken ailemize çok teşekkür etti.
Bizimle vedalaştı. Birkaç gün içerisinde tekrardan bize geleceğini, bana hayat
borçlu olduğunu söyledi.” dedi.
‘TAHMİN
EDEMEDİK’
CHP
Ankara Milletvekili Murat Emir de CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun
güvenlik amacıyla tutulduğu evde kendisinin de olduğunu söyledi.
“Olayların
o noktaya gelebileceğini tahmin edemedik ama anlaşılıyor ki orada çok değişik
gruplar belli hazırlıklar yapmış.” ifadesini kullanan Emir, bu gruplar
nedeniyle provokasyonların yavaş yavaş yükseldiğini iddia etti.
Emir,
etkili önlemler almadığını ileri sürerek, “Bu olaya bakarak daha sorumlu, daha
sağduyulu davranması gereken, konuşulması gereken bir süreçten geçiyoruz. Asla
olmaması gereken olaylar oldu. Şehit hepimizin şehidi. Biz her zaman
vatanımızın birliğinden, beraberliğinden yanayız.” ifadelerini kullandı.
Şehit
Babası: Buraya gelmesinden çok üzüntü duydum
Şehit
Yener Kırıkçı’nın babası Mustafa Kırıkçı, oğlunun cenaze töreninde Kemal
Kılıçdaroğlu’nun saldırıya uğramasıyla ilgili ilk kez konuştu. Kırıkçı, “Kemal
Kılıçdaroğlu’nun buraya gelmesinden çok üzüntü duydum” dedi.
Hakkari’de
PKK’lı teröristlerce şehit edilen Yener Kırıkçı’nın babası Mustafa Kırıkçı,
Kemal Kılıçdaroğlu’nun Ankara’nın Çubuk İlçesindeki şehidin cenazesine
gelmesiyle ilgili rahatsızlığını dile getirdi. Kırıkçı, “Ben şehit babası
olarak Kemal’in buraya gelmesinden çok üzüntü duydum” dedi.
Türkiye-Irak
sınırında şehit düşen Yener Kırıkçı, Ankara’nın Çubuk ilçesinde toprağa
verildi. Şehidin törenine katılan Kemal Kılıçdaroğlu, saldırıya uğradı.
ŞEHİDİN
BABASI: GELMESİNDEN ÇOK ÜZÜNTÜ DUYDUM
Şehidin
babası Mustafa Kırıkçı, “Ben şehit babası olarak Kemal’in buraya gelmesinden
çok üzüntü duydum. Kendisinin de haberdar etmediği için halkımız da ona karşı
bir şeyde bulunmuştur yani” ifadelerini kullandı.
ŞEHİDİN
AMCASI: HALK KENDİ KENDİNE GALEYANA GELDİ
Şehidin
Amcası Ziya Kırıkçı ise durumdan rahatsız olduklarını ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun
ziyaretinden sonra gerilimin yaşandığını belirterek, “Kemal Beyin geleceğinden
hiç haberimiz yoktu. Biz şehit acısını çekiyoruz. Halk kendi kendine galeyana
geldi. Her şey dört dörtlük yapıldı hazırlandı cenazemiz için. Kılıçdaroğlu
gelince ortalık karıştı” diyerek Kemal Kılıçdaroğlu’nun kendilerini ziyaret
edeceğinden haberlerinin olmadığını ve yaşanan gerilimin Kılıçdaroğlu geldikten
sonra meydana geldiğini dile getirdi.
“KILIÇDAROĞLU’NUN
GELMESİNİ ZATEN İSTEMİYORDUK”
Şehidin
dayısının oğlu Aydın Tuzcu, acılarını yaşayamadıklarını ve şehidin annesinin
evladını göremediğini ifade ederek, “Biz zaten şehidimizin defnini yapmak
istiyorduk. Kemal Kılıçdaroğlu’nun gelmesini zaten istemiyorduk. Biz zaten
kendi acımıza yanıyorduk. O an gelmesiyle zaten halk galeyana geldi. Gelmeseydi
daha iyiydi. Bize de bir telefon edilmedi. Geldiğinden bizim haberimiz yoktu.
Yani şehidimiz annesine ben baktıramadım. Neredeyse devrilecekti. Zaten
amcamızı 93’te şehit verdik. Siyaset ile de bir işimiz yok bizim. Kendi
acımızın yanında bir de o çıktı bize. Kendimiz zaten yandık. Ben halama
baktırıyordum o gelince ortalık karıştı. Gösteremedim şehidimizin annesine,
yapamadık. Yandık” dedi.
Kılıçdaroğlu’na
yapılan saldırı planlı bir provokasyon mu?
Şehit
cenazesinde CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’na yapılan saldırı ile ilgili köy
muhtarı açıklamalarda bulundu. Saldıranların köyden kişiler olmadığını söyleyen
muhtar, provokasyona dikkat çekti.
Şehit
cenazesinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yapılan saldırı ile ilgili
köy muhtarı A Haber’e özel açıklamalarda bulundu. Saldıranların köyden kişiler
olmadığını söyleyen muhtar, provokasyona dikkat çekti.
“Fotoğraftakiler
bizim köylülerden değildi” diyen Muhtar, “Vatandaşı, 2’si kadın 4-5 kişi
kışkırttı. Aile ile de konuştum Kılıçdaroğlu’nun geleceğinden haberleri yoktu.
Ben de şehidin yakınıyım Kılıçdaroğlu’nun gelmesi zaten istenmiyordu.
Kılıçdaroğlu’nun gelmesiyle provokasyon başladı.” dedi.
BİRİLERİ
SOKAKLARI KARIŞTIRMAK MI İSTİYOR?
‘Kemal
Kılıçdaroğlu’nun cenaze alanına gelmesiyle provokasyonun başladığının
belirtilmesiyle planlı bir provokasyon mu gerçekleştirildi?’ sorusunu akıllara
geldi. ’31 Mart yerel seçimlerinde usulsüzlüklerin ortaya çıkması ve Yüksek
Seçim Kurulu’nun vereceği karar öncesinde birileri sokakları karıştırmak mı
istiyor?’ yorumları yapıldı.
Devlet
Bahçeli’den Kılıçdaroğlu açıklaması
MHP
Genel Başkanı Devlet Bahçeli, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun şehit
cenazesinde saldırıya uğramasına ilişkin, “Karşı karşıya kaldığı olaylardan
memnuniyet duymak mümkün değil. Bunu bir siyasi partinin liderine yapmak
yakışık almaz, kabulü mümkün değ
MHP
Genel Başkanı Devlet Bahçeli, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun şehit
cenazesinde saldırıya uğramasına ilişkin, “Karşı karşıya kaldığı olaylardan
memnuniyet duymak mümkün değil. Bunu bir siyasi partinin liderine yapmak
yakışık almaz, kabulü mümkün değildir” değerlendirmesini yaptı.
Antalya’dan
Ankara’ya dönüşünde Afyonkarahisar’da verdiği molada kendisini izleyen
gazetecilere konuşan MHP lideri Bahçeli özetle şunları kaydetti:
KABULÜ
MÜMKÜN DEĞİL
“Sayın
Kemal Kılıçdaroğlu’na bir şehidimizin cenaze namazına katılmak için gitmiş
olduğu Akkuzulu Mahallesinde karşı karşıya kaldığı olaydan memnuniyet duymak
mümkün değildir. Bu bir siyasi partinin
hele hele iktidar partisinden sonra meclis te sayısal çoğunluğu bulunan bir
siyasi partinin liderine yapmak yakışık almaz, kabulü mümkün değildir. Ama bir bilgi
olarak söylüyorum. Bir siyasi partinin lideri nereye nasıl gideceğine kendisi
araştırmalı danışmanlarına sormalı parti yöneticileriyle görüş alışverişinde
bulunulmalı. Ve ondan sonra da eğer gitmeyi çok uygun bir zemin olarak
görüyorsa her türlü ihtimalin de tedbirini alarak gitmesi lazımdır.
1
MAYIS’A HAZIRLIK MI YAPILMAKTADIR
Şimdi
Çubuk Akkuzulu Mahallesi’nde en son mahalli idareler seçimlerinde Cumhur
İttifakı 1260 oy almış, yüzde 73.30 oranında. CHP artı ip ittifakı 169 oy yüzde
9, 83. Yani gerilim içinde yapılmış olan bir seçim iddiası var, bu seçim
ortamında siz yüzde 9 oy aldığınız yere Mehmetçiğin cenaze namazına katılmak
için gitmeyi düşünüyorsunuz. Ama orada karşılaşacağınız bir olayı neyle izah
edeceksiniz. Böyle bir olayın zemini hazırlanmış mıdır, 1 Mayıs olaylarına
bugünden hazırlık mı yapılmaktadır. Türkiye de mazbatayı daha da gererek
Türkiye’de farklı farklı sonuçları elde etmek için çaba mı gösteriyorsunuz.
BAKAN
ÇOK YÖNLÜ İNCELEMELİ
Bu
durumu İçişleri Bakanı çok yönlü incelemeli. Köy halkı teker teker dinlenmeli.
CHP’ye bakış nasıl, emniyet güçlerinin ‘şu eve alalım orada gerilimi düşürelim’
dediği zaman ev sahibi dahi ‘bunu buraya almayın’ diyor ise bunları kamuoyu ile
paylaşın. Sayın Uğur Dündar bu konuşu bir incele lütfen.
Bugünkü
konuşmalardan MHP’yi tahrik edici bir unsur olarak Bahçeli’yi gündeme taşımanın
faydası nedir bunun CHP’ye bir faydası yok. 1 Mayıs’ı hazırlayan ve FOX TV’de
konuşmasını dinlediğimiz 1 Mayıs hak arama değil işçi meydanıdır, Taksim de
yapılmalıdır. ‘Meydanlarda bunu yapmaya gerek yoktur’ ifadesini kullanan
Taksim’deki 1 Mayıs ısrarı nedir…
AĞUSTOS
BÖCEKLERİ GİBİ
Bütün
bunların hepsinin açıklanması lazım ama açıklanırken de bir şeye dikkat etmek
gerekiyor o da Bir Zamanlar Çukurova dizisinde Fekeli Ali Rahmet bey var. O
bazı olayları görürken kendisinin evlatlık aldığı kişiye bir tavsiyede
bulunuyor, ‘huhulet ve suhulet ile hareket ediniz’ diyor. Şimdi ne yapalım. Ali
Rahmet beyi televizyona çıkartıp tüm siyasilere öğüt verebilecek tarzda bir
konuşma yapmasını rica etsek suhulete ve sükunete ne kadar riayet edecekler.
Ben uyacağımızı kendi adıma ve partim adına söylüyorum. Ama CHP’deki genel
başkan yardımcıları ağustos böcekleri ne diyecekler onu merak ediyorum.
BUGÜN
TERCİH EDİLME SEBEBİ NE
(Tehlikeli
olaylar değil mi) Çok. Beraber düşünmek lazım. Çok yönlü. PKK unsuru çok dini
bir anlam yüklü gecede saldırıda bulunuyorsunuz dört Mehmetçiği şehit
ediyorsunuz. Altı Mehmetçik yaralı. Böyle bir saldırının bugün tercih
edilmesinin sebebi nedir. Kandile her gün bomba yağarken bu bölgeye girip PKK
militanları saldırıyı nasıl yapıyor. Saldırının hemen arkasından olaylar beraberinde
geliyor. Ama ondan önce de biraz evvel gösterdiğimiz gibi ‘Demirtaş’ın
çizgisini beğeniyorum’ diyor. Bu cümle dahi mazbatanın iptalini gerektiren bir
ifadedir. Cezaevinde olan 55 kişinin ölümünden sorumlu Selahattin Demirtaş’ın
çizgisini beğeniyorsan senin çizgin CHP’nin çizgisi değil. Senin çizgin
Atatürk’ün çizgisi değil. Senin çizgin demokrasinin çizgisi değil. Senin
çizginin ne olduğunu bir gün bu millet öğrenecek.
BU
AKŞAM YSK TOPLANSIN
Bu
PKK ve FETÖ veya CHP’nin içindeki ihtiras sahibi bir azınlığın çizgisidir.
Tekraren ifade ediyorum diyorum ki bu akşam YSK toplansın, Kemal
Kılıçdaroğlu’nun üzerinde oynanan oyunda kendisi oyunun bir figürü müdür değil
midir önce onun tespitini yapsın. Figürü değilse onun partisinin adayının
mazbata kavgasına bu akşam son versin. Türkiye’yi huhulet ve suhulet davet
etsin. Ali Rahmet beye ihtiyaç var.
O
BÖLGEDE NE İŞİN VAR SENİN
Çok
yönlü incelemek ve düşünmek gerekiyor. Biz Ankara’ya dönüş sırasında
arkadaşlarımız bize telefonla bildirdiler. ‘Cenaze namazında böyle bir olay
oldu’ dediler. Ben Ankara il başkanımıza ‘Akkuzulu Mahallesinin durumun öğren
bakalım’ dedim. Takip ettiğim yol bu. Oradaki potansiyeli gördükten sonra
tahrike teşvike bir takım bir kavgaya çatışmaya müsait mi değil mi. Yüzde 9.83
oy aldığın yere hala mahkemede aklanmamış paklanmamış bir belediye başkanı ile
gidiyorsun. O bölgede ne işin var senin. İki gün sonra taziye evine gitsen
acısının hafiflediği bir ortamda başsağlığı dilesen ne olur. Ankara’nın dışında
hangi cenaze törenlerine bu kadar iştahla katıldın. Bunların sorularını bu
millet sormalı.
TATİLE
ÇIKMASI LAZIM
Özellikle
de bugün sosyal medyada yer alan her zaman da söylüyorum ama köşe yazarı ve
aydın zümre biraz ihtiyatlı olmalı. MHP’yi suçlayınca ne olacak. Yani
MHP’yi bu çatışmanın ortasına çekecek
kadar sende akıl yok, sende zeka da yok. Senin sözünle hareket edecek zafiyet
içinde bir MHP de yok. Sen kimsin yani böyle bir durumda bizi nasıl oyunun
içiresine çekeceksin. 50 yıldan beri çekememişler şimdi nasıl çekeceksin ama şu
tablo önemli bir tablo. Bu Akkuzulu’da yaşayanlar kimdire bakarsan bunların
çoğu sert adamlar. Akkuzulular inançları siyasi davranışlarıyla sert adamlar.
Eğer bunlara ‘bu adam burada ne geziyor bunu sokmayın köye’ demişlerse,
televizyonda yaşlı bir adam yumruk atıyor. O adama yumruk attıracak kadar ne
yaptın sen Kemal Kılıçdaroğlu. Kemal Kılıçdaroğlu’nun bir tatile çıkması
lazım.”
Kılıçdaroğlu’na
saldıran Osman S. gözaltına alındı
CHP
Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na saldırının faillerinden Osman S.’nin
yakalandığı, gözaltına alınan 5 kişinin de ifade işlemlerinin Çubuk’ta sürdüğü
bildirildi.
Çubuk’ta,
şehit Piyade Sözleşmeli Er Yener Kırıkcı’nın (26) cenaze töreninde CHP Genel
Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yumruk atan Osman S., Eskişehir’in Sivrihisar
ilçesinde yakalanarak, gözaltına alındı. Gözaltındaki diğer 5 kişinin de ifade
işlemlerinin sürdürüldüğü belirtildi.
Türkiye-
Irak sınırında yürütülen operasyon sırasında, terör örgütü PKK mensubu
teröristlerle çıkan çatışmada şehit olan askerlerden Piyade Sözleşmeli Er Yener
Kırıkcı, dün Ankara’nın Çubuk ilçesine bağlı Akkuzulu Mahallesi’nde düzenlenen
cenaze töreninin ardından toprağa verildi. Cenazede CHP lideri Kılıçdaroğlu,
bir grubun tekmeli ve yumruklu saldırısına uğradı. Koruma ekibi ve güvenlik
güçleri tarafından mahalledeki Rahim Doruk’un evine götürülen Kılıçdaroğlu,
yaklaşık 1,5 saat sonra bu evden çıkarılıp, bindirildiği zırhlı araçla bölgeden
götürüldü.
Ankara
Cumhuriyet Başsavcılığı’nca saldırı ile ilgili soruşturma başlatıldı. Soruşturma
kapsamında, Kılıçdaroğlu’na yumruk atan kişinin, mahallede oturan Osman S.
olduğu belirlendi. Saldırıyla ilgili 5 kişinin daha kimliği belirlenerek,
gözaltına alındı.
Olaydan
sonra kaçıp, ortadan kaybolan Osman S. ise Çubuk’a yaklaşık 190 kilometre
uzaklıkta, Eskişehir’in Sivrihisar ilçesinde yakalanıp, gözaltına alındı.
Başsavcılıktan
yapılan yazılı açıklamada, “Olayla ilgili 5 şüphelinin de Çubuk İlçe Jandarma
Komutanlığında ifade işlemleri devam etmektedir. Olaya karıştıkları iddia
edilen diğer şüphelilerin kimlik tespiti ve araştırılması işlemleri de
titizlikle yapılmaktadır. Olay çok yönlü olarak tüm ayrıntılarıyla
araştırılmaktadır” denildi.
Kılıçdaroğlu’nu
yumruklayan Osman Sarıgün’ün ilk ifadesi
CHP
Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na şehit cenazesine katılmak için gittiği
köyde saldırıyı gerçekleştirenlerden Osman Sarıgün’ün ilk ifadesi ortaya çıktı.
Ankara’nın
Çubuk ilçesinde, şehit Piyade Sözleşmeli Er Yener Kırıkcı’nın (26) cenaze
töreninde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yumruk atan Osman Sarıgün,
Eskişehir’in Sivrihisar ilçesinde yakalanarak, gözaltına alındı. Sarıgün Çubuk
Jandarma Komutanlığı’ndaki işlemleri tamamlananmasının ardından jandarmadan
elleri kelepçeli çıkarılıp, Çubuk Adliyesi’ne götürüldü.
‘KALABALIKTA
GALEYANA GELDİM’
Osman
Sarıgün’ün, jandarmadaki ilk ifadesinde, kalabalık arasında galeyana gelerek,
Kemal Kılıçdaroğlu’na yumruk attığını söylediği belirtildi. Sargün’ün, terör
bağlantısı ise tespit edilmedi. Sarıgün’ün, adliyedeki işlemleri sürüyor.
Diğer
saldırganların işlemleri sürüyor
Gözaltındaki
diğer 5 kişinin de ifade işlemlerinin sürdürüldüğü belirtildi.
Türkiye-
Irak sınırında yürütülen operasyon sırasında, terör örgütü PKK mensupları ile
çıkan çatışmada şehit olan askerlerden Piyade Sözleşmeli Er Yener Kırıkcı, dün
Ankara’nın Çubuk ilçesine bağlı Akkuzulu Mahallesi’nde düzenlenen cenaze
töreninin ardından toprağa verildi. Cenazede CHP lideri Kılıçdaroğlu, bir
grubun tekmeli ve yumruklu saldırısına uğradı. Koruma ekibi ve güvenlik güçleri
tarafından mahalledeki Rahim Doruk’un evine götürülen Kılıçdaroğlu, yaklaşık
1,5 saat sonra bu evden çıkarılıp, bindirildiği zırhlı araçla bölgeden
götürüldü.
Ankara
Cumhuriyet Başsavcılığı’nca saldırı ile ilgili soruşturma başlatıldı.
Soruşturma kapsamında, Kılıçdaroğlu’na yumruk atan kişinin, mahallede oturan
Osman Sarıgün olduğu belirlendi. Saldırıyla ilgili 5 kişinin daha kimliği
belirlenerek, gözaltına alındı.
Başsavcılıktan
yapılan yazılı açıklamada, “Olayla ilgili 5 şüphelinin de Çubuk İlçe Jandarma
Komutanlığında ifade işlemleri devam etmektedir. Olaya karıştıkları iddia
edilen diğer şüphelilerin kimlik tespiti ve araştırılması işlemleri de
titizlikle yapılmaktadır. Olay çok yönlü olarak tüm ayrıntılarıyla
araştırılmaktadır” denildi.
ZEKİ
AVAN:CENAZE TÖRENİNDE YAŞANAN OLAYLAR BİZLERİ ÜZMÜŞTÜR
Çubuk
Terör mağdurları derneği başkanı Zeki Avan: “Çubuk ilçesinin 73. şehidi yener
kırıkçı’nın cenaze töreninde yaşanan olaylar bizleri üzmüştür” dedi.
Hakkari’nin
Çukurca ilçesine bağlı Kavuşak Seriberi üst bölgesine bölücü terör örgütü
PKK’lı teröristler tarafından saldırı düzenlenmiş ve çıkan çatışmada 4 vatan
evladımız şehit düşmüş şehitlerden birisi de İlçemiz Akkuzulu Mahallesinden Piyade
Sözleşmeli Er Yener Kırıkçı kardeşimiz olmuştur. Şehit Sözleşmeli Er Yener
Kırıkçı’nın cenazesi yapılan törenle 21 Nisan 2019 Pazar günü Akkuzulu
mahallesinde kılınan öğle namazı sonrası Akkuzulu mezarlığına toprağa
verilmiştir. Şehit Yener Kırıkçı ile birlikte tüm şehitlerimize Allah’tan
rahmet, şehit ailesine, yakınlarına, silahlı kuvvetlerimize ve Türk milletine
başsağlığı, Yaralı Askerlerimize de acil şifalar diliyoruz. Bölücü terör örgütü
PKK’yı ve destekçilerini şiddet ve nefret ile kınıyoruz. Bizler ilçemizin 73.
Şehidi Yener Kırıkçı’nın acısını yaşarken, Şehidimizin cenaze töreninde
demokratik çerçevede yapılan eleştiri ve protestolardan sonra CHP Genel Başkanı
Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na yapılan fiziki saldırı bizleri derinden üzmüştür.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, başta Şehit ailesinin ve Çubuk ilçesinin
misafiridir. Bu tür saldırılar misafirlere yapılan bir saygısızlıktır. Hele
hele bu bir şehit cenaze töreni ise hiç de hoş olmayıp, yakışmamıştır. Yapılan
bu saldırılar bizleri müteessir etmiştir. Şehidimizin cenaze törenini gölgede
bırakmıştır. Ülkemizin genelinde ve Çubuk ilçemiz şehidimizin acısını yaşarken,
İlçemizin böyle bir olayla anılır olması bizleri daha da üzmüştür. Bu tür
çirkin olayları kabul etmiyoruz. Çubuk ilçemiz de çok güzel faaliyetler
yapılmaktadır. Güzel şeylerle anılmak istiyoruz ve bu konuda herkesten daha
dikkatli ve hassas olmalarını bekliyoruz” dedi.
Bakan
Soylu: 9 kişinin tamamı Akkuzulu Köyü’ndendir
İçişleri
Bakanı Süleyman Soylu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na saldırıya
ilişkin “9 kişi gözaltında.
Kamera
görüntüleri incelendi. İlk veriler elde edildi. Gözaltına alınan 9 kişi
Akkuzulu Köyü’nden. Dışarıdan kaynaklı provokasyon iddiası doğrulanamadı.
Saldıryı yapan kişi şehidimizin bir yakını.” dedi.
İçişleri
Bakanı Süleyman Soylu, Ankara’da CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na
düzenlenen saldırıya ilişkin basın toplantısında konuştu. CHP Genel Başkanı
Kemal Kılıçdaroğlu’na saldırıya ilişkin konuşan Soylu, “9 kişi gözaltında.
Kamera görüntüleri incelendi. İlk veriler elde edildi. Gözaltına alınan 9 kişi
Akkuzulu Köyü’nden. Dışarıdan kaynaklı provokasyon iddiası doğrulanamadı.
Saldıryı yapan kişi şehidimizin bir yakını.” dedi.
Soylu’nun
açıklamalarından satırbaşları;
“Şehit
Yener Kırıkcı’nın cenazesine 12 bin vatandaşımız katıldı. Güvenlik için bir
jandarma komando bölüğü, 9 jandarma trafik timi, istihbarat unsurları, 2 özel
harekat timi olay yerinde mevcuttur. Önce Mnsur Yavaş geldi. Kendisine köylü
kadınların sözlü protestosu oldu. Kılıçdaroğlu geldikten sonra on da yoğun
sözlü protesto oldu. Evde Kılıçdaroğlu’nun güvenliği sağlandı. Yolun açılması
ve yoğunluğun azalması beklendi.
“Zırhlı
araçla evden çıkarıldı”
Genel
Başkan zırhlı araçla evden çıkarıldı. Fiziki saldırıyı onaylayamayız. Adli ve
idari soruşturma başlatıldı. 9 kişi gözaltında. Kamera görüntüleri incelendi.
İlk veriler elde edildi. Gözaltına alınan 9 kişi Akkuzulu Köyü’nden. Dışarıdan
kaynaklı provokasyon iddiası doğrulanamadı. Saldıryı yapan kişi şehidimizin bir
yakını. Olay yerinde şehit yakınları ve akrabaları vardı. Bilmeden ya da
bilerek köylülere hakaret kabul edilemez. Olaydan siyasi bir rant çıkartmak
kabul edilemez. Gerginlik oluşturacak adımlardan kaçınmak herkesin prensibi
olmalıdır. Kalabalığın dağıtılması için konuşmalar yapıldı.
“Güvenlik
birimleriyle paylaşmalıydı”
Bir
Genel Başkan cenazeye gelecekse bunu diğer güvenlik birimleriyle paylaşmalıydı.
Bu noktaya dikkat etmediler. Kimsenin geleceğinden bilgisi söz konusu değildi.
Örgütlü organizasyon iddiası hakkaniyetli değil. Klılıçdaroğlu, Ankara’dan
İstanbul’a yürüdü o zaman hiç böyle bir şeye mahal vermedik” dedi.
Akkuzulu yaşanan olayla ilgili
tüm gelişmelerin devamı
Ankara Valiliği: Çubuk'ta sopa
iddiasına kanıt yok
Ankara Valiliği, 'Çubuk'ta
sopalar dağıtıldı' iddiasını doğrulayacak bilgi ya da görüntüye ulaşılamadığını
açıkladı. Ankara Valiliği, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal
Kılıçdaroğlu'na Pazar günü saldırı düzenlenen Ankara'nın Çubuk ilçesinde bazı
kişilere sopalar dağıtıldığını doğrulayacak bir bilgiye ya da görüntüye
ulaşılamadığını açıkladı.
Kılıçdaroğlu'na saldıran Osman
Sarıgün'ün ilk ifadesi ortaya çıktı!
Şehit cenazesinde CHP Lideri
Kemal Kılıçdaroğlu'na yumruk atan Osman Sarıgün'ün ilk ifadesi ortaya çıktı.
Akkuzulu köyünde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik yumruklu
saldırıda bulunan Osman Sarıgün Çubuk Adliyesine getirildi. Sarıgün
jandarmadaki ilk ifadesinde, kalabalık arasında galeyana gelerek Kılıçdaroğlu'na
yumruk attığını söyledi. Hakkari’de şehit düşen Yener Kırıkcı’nın Çubuk’un
Akkuzulu köyündeki cenaze töreninde CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik
saldırı olayının faillerden Osman Sarıgün, Eskişehir’in Sivrihisar ilçesinde
güvenlik güçlerince yakalanarak ifadesi alınmak üzere İlçe Jandarma
Komutanlığına götürüldü. İfadesi alınan Osman Sarıgün, jandarma ekiplerince
Çubuk Adliyesine getirildi. Kılıçdaroğlu'na saldırının faili Sarıgün
jandarmadaki ilk ifadesinde, kalabalık arasında galeyana gelerek
Kılıçdaroğlu'na yumruk attığını söyledi.
Kılıçdaroğlu'nun saldırıya
uğradığı köyün muhtarına tehdit
CHP Genel Başkanı Kemal
Kılıçdaroğlu'na düzenlenen saldırının ardından köyün muhtarı Halil Kökmen'in
tehdit edildiği ifade edildi.
Abdulkadir Selvi, "Kılıçdaroğlu’nu
daha büyük tehlike bekliyormuş" başlığıyla yayımlanan yazısında "Biz
Kılıçdaroğlu’na saldırıya odaklandık ama CHP Lideri, koruma amacıyla alındığı
evde de büyük bir tehlike atlatmış. Bu sözlerimden evin içinde Kılıçdaroğlu’na
yönelik olumsuz bir müdahale yaşandığı sonucu çıkarılmasın" dedi.
Selvi'nin yazısının ilgili
bölümü şöyle: "Kılıçdaroğlu evde tutulurken, Akkuzulu Köyü Muhtarı Halil
Kökmen, ’Kemal Bey’i köyden çıkarmamız lazım. Kalabalıklar geliyor,
Pursaklar’dan gelenler varmış’ diyor. Tehlikenin büyüdüğü uyarısında bulunuyor.
Kılıçdaroğlu’nun saldırıya uğradığı haberi birilerine ulaştırılmış olmalı ki
saldırganlara destek vermek için birileri organize olup harekete geçmiş. Kimi
zaman saldırı organize olur, kimi zaman saldırıdan sonra organize olunur. Bunun
üzerine muhtar, eski Başbakan Yardımcısı ve AK Parti Ankara Milletvekili
Emrullah İşler, Ankara Emniyet Müdürü Servet Avcı ve Özel Harekât Şube Müdürü
Eraslan Er, Kapaklı köyü istikametinden bir çıkış planı yapıp Kılıçdaroğlu’nu tahliye
ediyorlar. Tahliye sürecini yöneten isimlerden birisi de Emniyet Genel Müdürü
Celal Uzunkaya... Bu tür süreçler kırılma anıdır. Biz karanlık dönemlerin içine
bir günde itilmedik. O nedenle bu sürecin yönetimi çok önemli. Eğer bir kırılma
olursa, derin güçler harekete geçer, uyuyan hücreler uyanır, bir de bakmışız ki
ülke bir kaosun içine itilmiş. Dün bu olayların yaşandığı köyün muhtarı Halil
Kökmen’le konuştum. “Dünden beri tehdit telefonları alıyorum” dedi. İrkildim.
’Kılıçdaroğlu’na bunu nasıl yaparsınız. Bunun hesabını soracağız’diye tehdit
ediliyormuş. Emniyet birimlerine iletmiş. Ancak bu ülke Madımak’tan 3 gün sonra
Başbağlar katliamını yaşadı. Birileri, Başbağlar için ’Madımak’ın rövanşı’
demişti.
Kılıçdaroğlu kendisine
saldıranlardan şikayetçi oldu
CHP Genel Başkanı Kemal
Kılıçdaroğlu, şehit cenazesinde kendisine saldıran şüphelilerden avukatı
aracılığıyla şikayetçi oldu. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Ankara'nın Çubuk
ilçesi Akkuzulu Mahallesi'nde 21 Nisan Pazar günü şehit piyade sözleşmeli er
Yener Kırıkcı'nın cenaze töreni sonrasında uğradığı saldırıya ilişkin
soruşturma kapsamında şüpheliler hakkında şikayette bulundu. Kılıçdaroğlu'nun
şikayet dilekçesinin avukatı Celal Çelik aracılığıyla başsavcılığa iletildiği
öğrenildi. Kılıçdaroğlu'na yönelik saldırıya ilişkin Çubuk Cumhuriyet
Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında 9 kişi gözaltına alınmıştı.
Şüphelilerden 3'ü savcılıktan serbest bırakılırken 5'i ise adli kontrol
şartıyla salıverilmişti. Kılıçdaroğlu'na yumruk attığı kameralar tarafından
görüntülenen şüpheli Osman S.'nin de gözaltı süresi uzatılmıştı. Söz konusu
şüphelilerin dışında saldırı eylemine katılanların tespitine ilişkin
çalışmaların devam ettiği belirtildi.
CHP’li heyet Çubuk
Adliyesi’nde
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğluna
Akkuzulu Mahallesi'nde yapılan saldırıya ilişkin CHP'li heyet suç duyurusunda
bulunmak için Çubuk Adliyesi'ne geldi. Kılıçdaroğlu'na Akkuzulu Mahallesi'nde
yapılan saldırıya ilişkin, Murat Emir, Yıldırım Kaya, Deniz Demir öncülüğündeki
CHP'li heyet, avukat Celal Çelik aracılığıyla suç duyurusunda bulunmak için
Çubuk Adliyesi'ne geldi. Heyet, Kılıçdaroğlu'na yapılan saldırılara ilişkin suç
duyurusunda bulunacak.
Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na
Çubuk tepkisi
TBMM'deki 23 Nisan özel
oturumuna katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, HDP'liler konuşacakken ayrıldı.
Bununla ilgili soru üzerine,
"Mehmedimi şehit edenleri dinleyeyim mi yani" diyen Erdoğan, Çubuk'ta
yaşananlar için de şu ifadeleri kullandı: "PKK ile hangi siyasi örgüt el
ele kol kola geziyor ve bunun yanında da Türkiye’de hangi siyasi partiler kol
kola veriyorlar. Sonra oraya gidiyorlar. Ben bile bir cumhurbaşkanı olarak
herhangi bir şehit evi ziyaretinde önce soruyorum. Gidişim orayı rahatsız eder
mi?" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çubuk’ta saldırıya uğrayan CHP
lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu aramayacağını söyledi. TBMM’deki oturumdan
HDP’lilerin konuşmasını beklemeden ayrıldı. Erdoğan, “Erken ayrılıyorsunuz”
sorusu üzerine “Nasıl ayrılmayalım? İstiklal Marşını şu parlamentoda
söylemeyenleri dinleyelim mi? Mehmedimi şehit edenleri dinleyelim mi? Onlarla
kol kola olanları dinleyelim mi” dedi.
Erdoğan, Çubuk’ta yaşananlarla
ilgili de şunları söyledi: “Burada bir şehit var ve bu şehidin kimler
tarafından yapıldığı belli. PKK ile hangi siyasi örgüt el ele kol kola geziyor
ve bunun yanında da Türkiye’de hangi siyasi partiler kol kola veriyorlar. Sonra
oraya gidiyorlar. Burada artık bir gaz sıkışması var. Bu insanların birikmiş
olan gaz sıkışması karşısında nereye gideceksin, bunların hepsini etraflıca bir
incelemek lazım, bunların üzerine de düşünmek lazım değil mi? Bunları bir
istismar şeyine dönüştürmenin bir anlamı yok. Buralarda çok dikkat etmemiz
gerekir. Ben bile bir cumhurbaşkanı olarak herhangi bir şehit evi ziyaretinde
önce soruyorum. Gidişim orayı rahatsız eder mi? Eğer edecekse gitmeyim derim.
Dua yapacaksam duayı evimden yaparım, olay bu kadar basit.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP
lideri Kılıçdaroğlu’nu arayıp aramayacağına ilişkin gelen soruya “Yorumumu
yaptım. Daha neden arayayım?” şeklinde yanıt verdi.
Çubuk Adliyesinde Geniş
Güvenlik Tedbiri
CHP Genel Başkanı Kemal
Kılıçdaroğlu'nun saldırıya uğraması olayını araştıran Çubuk Başsavcılığı'nın
bulunduğu Çubuk Adliyesi önünde güvenlik güçleri tedbir aldı. Kılıçdaroğlu'nun
saldırıya uğraması olayını araştıran Çubuk Başsavcılığı önünde, oluşabilecek
olumsuzluklara karşı Emniyet Genel Müdürlüğüne bağlı Çevik Kuvvet ekipleri
tarafından geniş tedbir aldı.
Çubuk Kaymakamlığından
Kılıçdaroğlu açıklaması
Çubuk Kaymakamlığından, şehit
piyade sözleşmeli er Yener Kırıkcı'nın cenaze törenine katılan CHP Genel
Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu için planlı bir karşılama yapılmadığı bildirildi.
Kaymakamlıktan yapılan yazılı
açıklamada, Akkuzulu Mahallesi'nde 21 Nisan Pazar günü şehit piyade sözleşmeli
er Yener Kırıkcı için düzenlenen cenaze törenine ilişkin bilgilendirme yapıldı.
Söz konusu cenaze töreniyle ilgili bilgi kirliliği yaşanmaması amacıyla
açıklama yapılmasına gerek duyulduğu belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Cenaze töreninin olduğu alanda sayın Milli Savunma Bakanımızı beklerken
sayın CHP Genel Başkanı da gelmiş ve o anda spontane olarak karşılanmıştır.
Özel olarak bilgi dahilinde planlı bir karşılama olmadığı gibi gelişinden
gelişi anında bilgimiz olmuştur."
Açıklamada, şehit ailesinin de
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun törene katılacağından bilgilerinin
olmadığını ilettikleri vurgulandı.
ÇUBUK TERÖR MAĞDURLARI
DERNEĞİ'NDEN AÇIKLAMA
CHP Genel Başkanı Kemal
Kılıçdaroğlu'nun şehit cenazesinde saldırıya uğradığı Ankara'nın Çubuk
ilçesinde faaliyet gösteren Çubuk Terör Mağdurları Derneği'nin Başkanı Zeki
Avan, olayla ilgili yazılı açıklama yaptı. Şehit Yener Kırıkcı ile birlikte tüm
şehitlere Allah'tan rahmet dileyerek terör örgütü PKK'yı ve destekçilerini de
şiddet ve nefret ile kınayan Avan, "Bizler ilçemizin 73'üncü şehidi Yener
Kırıkcı'nın acısını yaşarken, şehidimizin cenaze töreninde demokratik çerçevede
yapılan eleştiri ve protestolardan sonra CHP Genel Başkanı Sayın Kemal
Kılıçdaroğlu'na yapılan fiziki saldırı bizleri derinden üzmüştür. " açıklamasında
bulundu.
Çubuk köylüsüne terörist
muamelesi kabul edilemez
Cumhurbaşkanlığı İletişim
Başkanı Fahrettin Altun, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na şehit
cenazesindeki saldırı olayına ilişkin, "Ülkemizde protesto hakkı anayasal koruma
altındadır. Yaşanan olay sırasında bu anayasal sınırları aşarak fiilen şiddete
başvuranlarla ilgili adli süreç zaten başlatılmıştır. Ancak CHP Genel Başkanını
seçim döneminde kullandığı dil ve kurduğu ittifaklar sebebiyle protesto eden
vatandaşlarımıza terörist muamelesi yapılmasını asla kabul edemeyiz."
değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanlığı İletişim
Başkanlığından yapılan paylaşımda, Fahrettin Altun'un, Sabah Gazetesi Ankara
Temsilcisi Okan Müderrisoğlu'na yaptığı açıklamalara yer verildi. Terör örgütü
PKK tarafından şehit düşürülen piyade sözleşmeli er Yener Kırıkcı'nın
cenazesinde istenmeyen bir olay yaşandığını haince bir terör saldırısında şehit
düşen askerlerin acısından ziyade cenaze merasiminde yaşananların gündem
olduğunu belirten Altun, "Elbette yaşanan olaydan üzüntü duyduk. Şiddetin
hiçbir türü tasvip edilemez. Biz kimilerinin yaptığı gibi şiddetin önüne
'devrimci' sıfatı getirip, şiddeti 'devrimci şiddet' diyerek meşrulaştırmayız.
Şiddetten medet ummayız." ifadesini kullandı.
Önemli bir yanlışın altını
çizmek gerektiğine dikkati çeken Altun, dün Kılıçdaroğlu'na tepki gösterenlere,
"Bir grup öfkeli marjinal insan", "organize suç şebekesi"
muamelesi yapmanın doğru olmadığına değindi.
Oradakilerin kahraman şehide
karşı son vazifelerini yerine getirmek için bir araya gelen şehit yakınları
olduğunu vurgulayan Altun, bu kişilerin kardeşleri ve evlatlarının bugüne kadar
40 bin canı kalleşçe almış terörist bir örgüt tarafından şehit edildiğini
anımsattı.
"Birileri Erdoğan
nefretinden dolayı bu teröristlerin siyasi uzantılarını desteklemeyi, onlarla
ittifak kurmayı kendilerine yediriyor olabilir ancak halk bu işbirliğini
kesinlikle hazmedemiyor." değerlendirmesinde bulunan Altun, şunları
kaydetti: "Halka unutkan, istedikleri yöne çekebilecekleri bir kitle
muamelesi yapanlar, sosyal medyanın dışında gerçek bir dünya olduğunu ve burada
manipülasyonların kolay kolay tutmadığını anlamak zorunda. Kardeşlerimizi,
evlatlarımızı, babalarımızı şehit vererek bugünlere getirdiğimiz bir mücadeleyi
ve bu mücadeleyi kime karşı verdiğimizi unutacağımızı düşünmeleri bu toplumun
kodlarına ne kadar yabancı olduklarının bir kanıtıdır. Ortada tarifsiz bir acı
vardır. Tarifsiz bir acının yaşandığı böylesi bir atmosferde gerilimin bir
parçası olacak davranışlar ne yazık ki bu istenmeyen olaya zemin hazırlamıştır.
Ülkemizde protesto hakkı
anayasal koruma altındadır. Yaşanan olay sırasında bu anayasal sınırları aşarak
fiilen şiddete başvuranlarla ilgili adli süreç zaten başlatılmıştır. Ancak CHP
Genel Başkanını seçim döneminde kullandığı dil ve kurduğu ittifaklar sebebiyle
protesto eden vatandaşlarımıza terörist muamelesi yapılmasını asla kabul
edemeyiz. Atatürk'ün partisinin genel başkanı Ankara'da bir şehit cenazesinde
vatandaşın tepkisiyle karşı karşıya kalıyorsa öncelikle şapkasını önüne alıp
muhasebe yapması gerekir. Bu tepkiyi alan herhangi bir siyasetçinin, kendi
sorumluluğunu düşünmek dururken halka "marjinal bir grup" muamelesi
yapması gerçekten hayrete şayan bir durumdur. "Ben neden milletimin gönlünden
bu kadar uzak düştüm" diye sormak yerine, halka parmak sallaması
üzücüdür."
Kimse teröristlerle şehit
yakınlarını aynı kefeye koymaya kalkamaz
Hiç kimsenin bir siyasetçinin
böyle bir duruma düştüğünü görmek istemeyeceğini aktaran Altun, yaşanan olayın
spontane geliştiğini; planlı olmadığının gün gibi aşikar olduğunu bildirdi.
Her ne olursa olsun
soğukkanlılığı koruyarak, toplumsal öfkenin kaynağına inmek gerektiğine işaret
eden Altun, sözlerini şöyle sürdürdü:
"CHP'nin terör örgütü
PKK'nın siyasi uzantısı HDP ile kurduğu ittifak ve seçimden sonra HDP
tarafından yapılan 'biz kazandırdık' açıklamaları toplumun kahir ekseriyetinde
ciddi bir tepki yarattı. Sayın Kılıçdaroğlu, cenazesine katıldığı askerimizin
daha seçim öncesinde 'onlar mı bize saldıracak? Hayır efendim' dediği bir terör
örgütünün saldırısıyla şehit olduğunu nasıl görmezden gelebiliyor. Toplumun
terör konusundaki hassasiyetini yok sayarak bir siyasal ittifak kurma
girişiminin istenmeyen sonuçlar üreteceği aşikardır. Bu rahatsızlığın
anlaşılması ve giderilmesi için çalışılması gerekiyor.
Tekrar ediyorum, cenaze
merasiminde yaşanan olay elbette üzücü. Şiddete herkesin mesafe koyması
gerekiyor. Ancak şehit ailelerinden kızgın tepkiler geldiğinde ayağa kalkanlar
terör örgütünün vahşi cinayetleri ve katliamları karşısında sessizliklerini
koruyorlar. Milletimizin bu ikiyüzlülüğü teşhis ettiği kanaatindeyiz. Ayrıca
Kılıçdaroğlu'nun şehit yakınlarının tepkisini, daha önce Artvin'de kendisine
yapılan PKK saldırısı ile bir tutmasını da kabul etmek mümkün değildir. Kimse
teröristlerle şehit yakınlarını aynı kefeye koymaya kalkamaz. Cenazede olan
olay maksadını aşan, tasvip etmediğimiz bir tepkidir ama evlatlarını şehit
vermiş, ocağına ateş düşmüş, ay yıldız için bedel ödemiş bu ailemizi PKK ile
bir tutmak, henüz daha toprağı kurumamış şehidimizin aziz hatırasına
hakarettir, ihanettir."
CHP İstanbul İl Başkanı
Kaftancıoğlu'na eleştiri
Fahrettin Altun, CHP İstanbul
İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'nun birkaç gün önce "Gezi Parkı'na da bahar
gelmeye başlamış. Gezinin güzel gözlü çocuklarına selam olsun" diyerek
açıkça gezi kalkışmasına gönderme yaptığını hatırlattı.
CHP İstanbul İl Başkanının
sorumsuz tutumunu sürdürerek açıklamalar yaptığını anlatan Altun, sözlerini
şöyle tamamladı: "Siyasi rant bekleyen zehirli bir dil kullanıldığına ve
bu zehirli dilin sahiplerinin bu saldırıda pay sahibi olduğundan bahsediyor.
Türkiye Cumhuriyeti devleti için 'devlet katil değil, seri katil' diye tweet
atan, 15 Temmuz işgal girişimine karşı koyan sivil vatandaşlara 'inandığınız
Allah'ınız sizin de belanızı versin' diyebilen bir kişi acaba hangi zehirli
dilden bahsediyor? Yine çok değil seçimden hemen sonra da bu ülkede Genelkurmay
Başkanlığı yapmış bir kişi de seçimlerle ilgili toplumsal hassasiyetleri
gözardı edecek açıklamalar yapmıştı. Bu da onun ideolojik körlük içine
girdiğinin, Stockholm sendromu yaşadığının kanıtı olsa gerek. 7 Haziran
2015'ten sonra siyasal rant uğruna terör örgütlerini yarayışlı addetmenin ne
denli ağır bedeller ürettiğini bu ülke gördü.
Bu noktada herkese sorumluluk
düştüğünü unutmamalıyız. Sayın Cumhurbaşkanımızın iki gün önce 'Vakit
kucaklaşma, birlik ve beraberliğimizi perçinleme vaktidir' çağrısında bulunduğu
bu ortamda bu yaşananlar üzücüdür. Türkiye'nin huzur iklimine zarar verecek
nitelikteki sorumsuz davranışlardan uzak durulmalıdır. Ortak acılarımız
üzerinden gerilim üretecek siyasi söylemlerden ve davranışlardan uzak
durmalıyız. Huzur ve güven ortamı için hepimiz, samimi ve ortak bir gayretin
içinde olmalıyız."
Kılıçdaroğlu'na Saldırı
Soruşturması
CHP Genel Başkanı Kemal
Kılıçdaroğlu'na şehit cenazesinde saldırıda bulunulduğu sırada yanında yer alan
Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım Kaya, Ankara Milletvekili Murat Emir ile bir
grup partili Çubuk Adliyesine gelerek, şüphelilerden şikayetçi oldu.
Adliye çıkışında açıklamalarda
bulunan Kaya, olayın faillerinin yargı önünde hesap vermesi için mağdur müşteki
sıfatıyla savcıya beyanda bulunduklarını söyledi.
Yaşananların sadece Akkuzulu
Mahallesi'nin sorunu olmadığına işaret eden Kaya, "Mutlaka adaletin,
hakkın ve hukukun açığa çıkarılmasını istiyoruz. Yakalanan ve gözaltına
alınanlar değil, bu oyunu kuranlar ve bu oyunu yönetenlerin açığa çıkarılması
gerekiyor." dedi.
Kılıçdaroğlu'nu linç etmek
için kurgulanmış bir tezgahı el birliğiyle bozmaya çalıştıklarını ifade eden
Kaya, görüntülerden saldırı eyleminde bulunan 31 kişi tespit ettiklerini
sözlerine ekledi.
"Kamu vicdanı
rahatlatılmalı"
CHP Ankara Milletvekili Murat
Emir de gerçeğin ortaya çıkmasını, adaletin yerini bulmasını ve kamu vicdanının
rahatlatılmasını talep ettiklerini dile getirdi.
Saldırının Türkiye'nin
barışına, kardeşliğine ve demokrasisine yapıldığına dikkati çeken Emir,
"Arkasında kimler var, kimler tezgahladı, kimler azmettirdi, kimler bu
olaylardan hoşnuttu, kimler etkili müdahalede bulunmadı ve kimler şu anda bu
işlenen ağır suçu hafif göstermeye çalışıyor? Bunların ortaya çıkarılmasını
istiyoruz." ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu da şikayetçi
olmuştu
Öte yandan CHP Genel Başkanı
Kılıçdaroğlu da avukatı aracılığıyla Ankara'nın Çubuk ilçesi Akkuzulu
Mahallesi'nde 21 Nisan Pazar günü şehit piyade sözleşmeli er Yener Kırıkcı'nın
cenaze töreni sonrasında uğradığı saldırıya ilişkin soruşturma kapsamında
şüpheliler hakkında şikayette bulunmuştu.
Kılıçdaroğlu'na yönelik
saldırıya ilişkin Çubuk Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma
kapsamında 9 kişi gözaltına alınmıştı. Şüphelilerden 3'ü savcılıktan serbest
bırakılırken 5'i ise adli kontrol şartıyla salıverilmişti.
Kılıçdaroğlu'na yumruk attığı kameralar
tarafından görüntülenen şüpheli Osman S.'nin de gözaltı süresi uzatılmıştı.
Söz konusu şüphelilerin
dışında saldırı eylemine katılanların tespitine ilişkin çalışmaların devam
ettiği belirtildi.
Mansur Yavaş: "Halk
Cenazenin Arkasından Gitseydi Bunlar Olmayacaktı"
Ankara Büyükşehir Belediye
Başkanı Mansur Yavaş, "Halk cenazenin arkasından gelecekti. Halk cenazenin
arkasından gitseydi bunlar olmayacaktı. Kemal bey cenazenin arkasından gidince,
halk da onunla birlikte gitti" dedi.
Ankara Büyükşehir Belediye
Başkanı Mansur Yavaş, TBMM'de 23 Nisan resepsiyonunda gazetecilerin sorularını
cevapladı. Yavaş, Çubuk'ta CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na saldırıyla
ilgili, "Halk cenazenin arkasından gelecekti. Halk cenazenin arkasından
gitseydi, bunlar olmayacaktı. Kemal bey cenazenin arkasından gidince, halk da
onunla birlikte gitti. Protestolar devam ediyordu" dedi.
Mansur Yavaş,
"Kılıçdaroğlu'nu Bırakıp Gittiniz mi?" Sorusuna Cevap Verdi
Ankara Büyükşehir Belediye
Başkanı Mansur Yavaş, "Kemal Kılıçdaroğlu'nu bırakıp gittiniz mi?"
sorusuna "Kemal Bey benden önce geçti. Ayrıldık daha sonra. Birbirimizi
göremedik." diye cevap verdi.
Ankara Büyükşehir Belediye
Başkanı Mansur Yavaş, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na şehitcenazesinde
yapılan saldırıya ilişkin konuştu. Yavaş, "Kılıçdaroğlu'nu bırakıp
gitti" eleştirilerine yanıt verdi.
Mansur Yavaş, TBMM Başkanı
Mustafa Şentop'un, TBMM'nin açılışının 99. yıl dönümü ve 23 Nisan Ulusal
Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla verdiği resepsiyonda gazetecilerin
sorularını yanıtladı.
Mansur Yavaş, 'Kılıçdaroğlu'nu
Bırakıp Gittiniz mi?' Sorusuna Cevap Verdi Yavaş, şehit cenazesinde yaşananları
şöyle anlattı:
"ONU, ARABANIN ARKASINA
KOYDULAR"
"Daha sonra biz hemen
ayrıldık. Kemal Bey ile o anda ayrılmamızın sebebi, onu arabanın arkasına
koydular. Cenazeyle beraber oraya götürdüler. Benim etrafımda da Çubuklular
vardı. Biz geçemedik. Daha sonra beni fark ettiklerinde biz geçtik ama aramızda
40-50 metre mesafe oldu. Toz toprak kalktı. Sol taraf boştu. Yani sağ taraftan
götüreceklerine soldan götürse vatandaşa daha uzak olurdu diye
düşünüyorum."
ELEŞTİRİLERE YANIT VERDİ
Bir gazetecinin, "Bırakıp
gittiğiniz yönünde birtakım eleştiriler var." ifadesine Yavaş, "Kemal
Bey benden önce geçti. Ayrıldık daha sonra. Birbirimizi göremedik."
karşılığını verdi.
Mansur Yavaş, 'Kılıçdaroğlu'nu
Bırakıp Gittiniz mi?' Sorusuna Cevap Verdi
"PROVOKASYON OLDUĞU
KESİN"
Saldırıyı gerçekleştiren
kişilerin Kılıçdaroğlu'nun bulunduğu evin etrafında konuşlanmasının
anımsatılması üzerine Yavaş, "Provokasyon olduğu kesin. Buna kimse
'provokasyon yok' diyemez. Yani beklemişler. Normalde cenaze namazına gelen
insan, mutlaka şehidin en azından mezarına toprak atmak isteyecektir. Orada
duaya katılmak isteyecektir. Bunun izahı yok yani." ifadesini kullandı.
CHP Genel Başkanı Kemal
Kılıçdaroğlu'nun saldırıya uğradığı Çubuk ilçesi Akkuzulu Mahallesi'nin muhtarı
Halil Kökmen, "Kemal Bey'in mahallemizde, şehit cenazesine katılacağından
kesinlikle haberimiz yoktu.
Ne Kemal Bey'den ne de CHP il
ve ilçe teşkilatından bize kesinlikle katılımla ilgili bilgi gelmedi."
dedi.
Kökmen, gazetecilere
açıklamada son gelişmeler nedeniyle şehit yakınları olarak acılarını
yaşayamadıklarını, köylerinin böyle bir olayla anılmasından rahatsız
olduklarını dile getirdi.
"Bize şehit acısını bile
yaşatmadılar. Bu olaylar bizi çok üzdü, burada acımızı yaşamıyoruz. Bizim
üstümüzden şey yapmasınlar, acımızı yaşamak istiyoruz." diyen Kökmen,
olayda iddia edildiği gibi bir provokasyonun söz konusu olmadığını söyledi.
"Oradakiler tamamen
mahallemizin halkıydı. Dışarıda gelen yoktu. O anki öfkeyle bir şey oldu,
üzüntü duyduk. Halk, 'PKK ile birlik olmayın, askerimiz ile güvenlik güçlerimiz
ile birlik olun.' dedi. Biz kurşun acısını yaşarken, neler yaşıyoruz
bilmiyorum." ifadelerini kullanan Kökmen, şöyle devam etti:
"Kemal bey'in
mahallemizde, şehit cenazesine katılacağından kesinlikle haberimiz yoktu. Ne
Kemal bey'den ne de CHP il ve ilçe teşkilatından bize kesinlikle katılımla
ilgili bilgi gelmedi. Kemal Bey'in mahallemize, cenazemize gelmesi kesinlikle
sürpriz oldu. Namaz kılınma anıydı, bağrışmaları duyunca Kemal bey'in geldiğini
anladık."
"Geçmiş olsun ziyaretine
gidecektik"
Kemal Kılıçdaroğlu'na geçmiş
olsun ziyaretine gitmek için randevu talep ettiklerini aktaran Kökmen,
"Kemal bey'e perşembe günü bir özür ziyaretinde bulunmak istiyorduk ama
televizyondan gördüğüm kadarıyla bizden önce HDP örgütlerini kabul etmiş.
Onların 'geçmiş olsunlarını' kabul etmiş. Ondan dolayı şehit ailesi olarak biz
bu ziyaretimizden vazgeçtik, gelmeyeceğiz. Kemal bey kusura bakmasın. Bizim
canımızı, kanımızı alanlarla bir araya gelmesi bizi üzdü." şeklinde
konuştu.
TBMM Başkanvekili Levent Gök
Açıklaması
TBMM Başkanvekili Levent Gök, Ankara'nın
Çubuk ilçesindeki şehit cenazesinde kendisine ve CHP Genel Başkanı Kemal
Kılıçdaroğlu'na yönelik saldırıya ilişkin, "Birkaç milletvekili
arkadaşımız şikayet dilekçeleriyle başvurdu. Biz de genel başkanımızla ayrıca
başvuracağız." dedi.
Gök, TBMM Başkanı Mustafa
Şentop'un, TBMM'nin açılışının 99. yıl dönümü ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve
Çocuk Bayramı dolayısıyla verdiği resepsiyonda gazetecilerin sorularını
yanıtladı.
Şehit cenazesinde kendisine ve
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'na yönelik saldırıda bulunulması konusunda
değerlendirme yapan Levent Gök, siyaset dilinin yumuşaması gerektiğine
inandıklarını ifade etti.
Herkesin sağduyulu olmasını ve
hukuk içerisinde kalınarak yola devam etmesi gerektiğini vurgulayan Gök,
"Siyasetin, insanlarımızı kutuplaştırmaktan uzaklaştırarak daha bir
kucaklaşma sürecine sokması en büyük arzumuz. Ben, bu olayın en büyük
mağdurlarından birisi olarak, elbette içindeki kızgınlığı dışa vurma hakkına
sahip olan birisiyim ama bunu yapmıyorum. Her şeyi iç dünyamda çözüyorum."
diye konuştu.
Soruşturma sürecine ilişkin
bir soru üzerine Gök, soruşturmanın yavaş yürüdüğünü gördüğünü aktardı.
Gök, 9 kişinin gözaltına
alındığını ve 8 kişinin serbest bırakıldığının ifade edildiğini vurgulayarak,
"Bu olayın vahameti karşısında 9 kişinin bu işle irtibatının sağlanması
yetersiz bir sayı. Yüzlerce kişi var. Her biri de fotoğraflarıyla video
görüntüleriyle ortada." değerlendirmesini yaptı.
Kendisinin bir suç duyurusunda
bulunup bulunmayacağına ilişkin de Gök, hukukçuların bu konuda çalıştığını
belirterek, "Birkaç milletvekili arkadaşımız şikayet dilekçeleriyle
başvurdu. Biz de genel başkanımızla ayrıca başvuracağız." dedi.
İçişleri Bakanı Soylu
Açıklaması
İçişleri Bakanı Süleyman
Soylu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na şehit cenazesinde saldırıda
bulunulmasının ardından CHP tarafından yapılan "Haber verildi." ve
"Bilgilendirildi." şeklindeki açıklamalara ilişkin, "Muhtarın
bilgisi ve haberi olduğunu söylüyor, muhtar açıklama yapıyor 'Haber yok.'
diyor. Ailenin bilgisi olduğu söyleniyor, aile açıklama yapıyor, 'Bizim
bilgimiz yoktur, artık bizi rahat bıraksın, biz dua etmek istiyoruz.' diyor.
'Elde sopalar vardı.' diyor, sopalarla ilgili kimsenin bir bilgisi, görgüsü
veya böyle bir değerlendirme yok. İnanın bir yalan rüzgarı ile karşı
karşıyayız. Ben bu yalan rüzgarından yoruldum." dedi.
Soylu, TBMM Başkanı Mustafa
Şentop'un, TBMM'nin açılışının 99. yıl dönümü ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve
Çocuk Bayramı dolayısıyla verdiği resepsiyonda gazetecilerin sorularını
yanıtladı.
YSK'nin İstanbul seçimlerine
ilişkin kararları sorulan Soylu, "YSK'nin bir kararla birlikte bu itiraza
konu olan meselelerin araştırılması ve bunlarla ilgili yapılacak birtakım
değerlendirmelerin önemli olduğunu düşünüyorum. O, YSK'nin kararı.
Araştırmaların sonucu ne çıkacak hep beraber göreceğiz." dedi.
Soylu, İçişleri Bakanlığının
bu konuda bir tespitinin olup olmadığına ilişkin soruya da, "Seçimi YSK
yürütüyor." şeklinde yanıt verdi.
CHP Genel Başkanı Kemal
Kılıçdaroğlu'na şehit cenazesinde saldırıda bulunulmasının ardından CHP
tarafından yapılan "Haber verildi." ve "Bilgilendirildi."
şeklindeki açıklamaları da değerlendiren Soylu, şöyle konuştu: "Bir yalan
rüzgarı ile karşı karşıyayız. İnanın ben bu yalan rüzgarından yoruldum. Muhtarın
bilgisi ve haberi olduğunu söylüyor, muhtar açıklama yapıyor, 'Haber yok.'
diyor. Ailenin bilgisi olduğu söyleniyor, aile açıklama yapıyor, 'Bizim
bilgimiz yoktur, artık bizi rahat bıraksın, biz dua etmek istiyoruz.' diyor.
'Elde sopalar vardı.' diyor, sopalarla ilgili kimsenin bir bilgisi, görgüsü
veya böyle bir değerlendirme yok. İnanın bir yalan rüzgarı ile karşı
karşıyayız. Bir siyasi partinin genel başkanına üst üste bu kadar yalan
söylemek yakışmıyor. Çok üzülüyorum. Bu ayıp bir şeydir. Herkesin bildiği,
takip ettiği, en azından köyde insanların yaşadığı bir meseleyi alıp yolda adım
atarken bir yalanla bütünleştirmek bana sadece üzüntü veriyor."
Soruşturmanın adli ve idari
olarak devam ettiğini bildiren Soylu, "Bizim bulgularımızda şu ana kadar
provokasyonu veya dışarıdan gelerek provokasyonu sağlayan bir tespitimiz söz
konusu değildir." dedi. Müfettişler, istihbarat ekipleri, jandarma,
emniyet birimlerinin orada olduğunu ve çalışmaların sürdüğünü belirten Soylu,
şu anda bir provokasyonun söz konusu olmadığını kaydetti.
Oradaki vatandaşların
reaksiyonu sonucu en nihayetinde gelişen müessif bir hadisenin yaşandığını dile
getiren Soylu, şöyle devam etti:
"Burada bunu sürekli
tevil etmeye çalışmak, sürekli 'Ben gittiğim zaman herkese haber verdim...'
Emniyete haber vermemiş, Kaymakamlığa haber vermemiş, Valiliğe haber vermemiş.
Emniyetin açıklaması var. Deniyor ki açıklamada, 'Bizi şu saatte aradılar.
Tutanaklarda bunlar. Bu iki saatte de bize söyledikleri, cenazeyle ilgili yerin
bilgisi, şehit ailesinin irtibat bilgileri'. Biz sorduk, buraya gidecek
misiniz? 'Hayır. Belli değil. Gidersek biz size haber veririz'. Bunlar
istihareye yatılarak öğrenilecek hususlar değildir. Hepimiz bu konularda
tecrübe ve bilgi sahibiyiz."
Kendisinin de şehit
cenazelerine veya başka cenazelere gittiğinde, şehit ailelerini ziyaret
ettiğinde aileleri rahatsız edecek bir durum söz konusu olursa imtina ettiğini
anlatan Soylu, o aileler taziyeyi kabul etmiyorsa, oraya gitmeyi doğru
bulmadıklarını söyledi.
Kılıçdaroğlu'nun,
"Kaymakam o zaman beni niye karşıladı?" şeklinde açıklamasının
olduğunu aktaran Soylu, "Kaymakam, 'Cenaze töreninin olduğu alanda sayın
Milli Savunma Bakanımızı beklerken sayın CHP Genel Başkanı da gelmiş ve o anda
spontane olarak karşılanmıştır.' diyor. Bir unutkanlık var. Unutkanlıkla ilgili
bir durum söz konusu. Bu benim meselem değil. veya çok net bir şekilde bir
yalan rüzgarıyla karşı karşıyayız. Olay oldu, bu olay müessif. Herkes
değerlendirme yaptı. Ama bunun üzerinden bir yalanla beraber bunu tahkim
etmeye, kuvvetlendirmeye çalışmak... Ben siyasi hayatta ilk kez üst üste
yalanlar dizisiyle karşı karşıyayım." ifadelerine yer verdi.
Saldırıda sopa, bıçak
kullanıldığına dair bir tespitlerinin olup olmadığı sorusuna karşılık Soylu, şöyle
konuştu: "Bir kişi desin ki, 'Burada sopa vardı'. Binlerce tanık var
orada. Binlerce kamu görevlisi var. Diyor ya, 'Kimse yoktu sadece korumalarım
vardı..." Kemal Kılıçdaroğlu'nun etrafında o anda sadece 41 koruma
görevlisi var. Kendi koruma görevlisi sayısı 18'dir; tek tek fotoğraflı,
isimleri belli. Bütün bunları ortaya koymak, bütün bunları değerlendirmek ne
anlama geliyor hala anlamış değilim. Biz, Doğu ve Güneydoğu'yu muhafaza
ediyoruz, orada terörle mücadele ediyoruz. Türkiye'nin şehirlerinde terörle
mücadele ettik. Bir cenazede sayın Kılıçdaroğlu'nu mu muhafaza edemeyeceğiz ve
koruyamayacağız? Haber verse oradan nasıl gelmişse o şekilde oradan çıkar. Bana
sorsa ben gitmemesinin daha doğru olabileceğini çok net bir şekilde söylerim.
Çünkü ortamı takip ediyorum. Bizim meselemiz biraz da psikolojik iklimi takip
etmek ve tedbir almaktır. Sadece güvenlik tedbiri almak değildir."
Kılıçdaroğlu'nu, geçmiş bir
zamanda benzer bir veya iki konuda CHP Ankara Milletvekili Tekin Bingöl ya da
Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kuşoğlu üzerinden, 'Buraya gitmese çok daha
doğru olur.' şeklinde yönlendirmesinin olduğunu belirten Soylu, onların da buna
uyduğunu söyledi.
Soylu, meselenin sadece bir
güvenlik ekibi meselesi olmadığını, meselenin bir "iklim meselesi"
olduğunu kaydetti.
"İçişleri Bakanı olarak o
gün de uyarımı ortaya koydum"
"Şehit cenazelerinde
CHP'liler protokole alınmasın." şeklinde kendisinin açıklamasının
olduğunun hatırlatılması ve "Bu iklimin yaratılmasında bir sorumluluk
hissediyor musunuz?" sorusunun yöneltilmesi üzerine Soylu, şu ifadelere
yer verdi: "Niye sorumluluk hissedeyim ki? Ben İçişleri Bakanı olarak o
gün de uyarımı ortaya koydum. Bu olaylar meydana gelmesin diye. Ben o olayları
anlatırken, orayı bir dinlerseniz şunu söyledim, 'PKK'nın siyasi kolu HDP'nin
24 Haziran'da Meclise girmesinin nedeni CHP'dir. CHP'liler, 24 Haziran
seçimlerinde, 'Bir oy HDP'ye, bir oy CHP'ye.' diye HDP'nin Meclise girmesi
konusunda bir şekilde katkı koydular. Burada bir destek verdiler. Seçimlerin
akabinde dedim ki 'Eğer bir şehit cenazesi olursa Allah muhafaza, birtakım
olaylardan endişe ederim. Çünkü bu millet, PKK'nın siyasi kolu HDP'nin, CHP
tarafından Meclise sokulmasını orada bir reaksiyon olarak ortaya koyabilir. Ben
de valilerimize, CHP il başkanlarının protokole alınmaması konusunu -cenazeye
gelmemesi değil- söyledim. Bu bir tedbirdi. İki ay önce gazeteciler bana bunu
hatırlatıp, 'Şimdi ne diyorsunuz?' dediler, 'Şimdi bu tehlike geçti, isteyen
istediği cenazeye gitsin.' dedim. Eğer bir fikritakip olursa, benim söylediğim
çok net bir şekilde anlaşılır. Ben bir tedbir ortaya koydum ve bu tedbirin ne
kadar doğru bir tedbir olduğu, Çubuk'ta karşı karşıya kalınan süreçte çok net
bir şekilde anlaşılmıştır. Ama isteyen istediği şekilde bunu değerlendirir,
yorumlar."
CHP'li yetkililerin, olaya
ilişkin 30'dan fazla kişi tespit edildiği şeklinde açıklamalarının olduğunun
aktarılması üzerine Soylu, soruşturmanın devam ettiğine dikkati çekti. Soylu,
"Orada olan olaylarla ilgili hukuksal boyutunu değerlendirecek olan Cumhuriyet
Savcılığıdır. Ben hukukçu değilim, avukat da değilim. Benim meselem görevli
olduğum İçişleri Bakanlığı dolayısıyla meselenin idari boyutunu tetkik etmek ve
Cumhuriyet Savcılığının kolluk kuvvetlerinden istediği gerekli hazırlıkları
yaparak Cumhuriyet Savcılığına götürmektir. Arkadaşlar hem hakim hem yargıç hem
polis hem müşteki hem karar verici. Yani benim bunların hepsi olabilecek bir
takatim ve gücüm yok." dedi.
"Ülkedeki iklim yalan
söylemeyerek değişir"
Süleyman Soylu, ülkedeki iklimin
nasıl değişeceği sorusuna da şu yanıtı verdi: "Yalan söylemeyerek değişir.
Terör örgütleriyle aralarına mesafe koyarak değişir. Bu kadar açık ve net.
Dünyanın hangi demokrasisinde terör örgütleriyle bir mesafe konulan siyaset
yapılabiliyor? O zaman görmeyelim. PKK'nın siyasi kolu olduğunu görmeyelim.
Dikkat edin HDP, sayın Kılıçdaroğlu'na geçmiş olsun ziyaretine gitti, siz onun
bu dört şehitle alakalı bir değerlendirmesini, bir üzüntüsünü hiç duydunuz mu?
Bunu burada değerlendirirken işin tamamına bakmak lazım."
Osman Sarıgün Adli Kontrol
Şartıyla Serbest Bırakıldı
CHP Genel Başkanı Kemal
Kılıçdaroğlu'na yönelik saldırı olayıyla ilgili gözaltına alınan Osman Sarıgün,
adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Ankara'nın Çubuk ilçesinde
Akkuzulu Mahallesi'nde şehit piyade er Yener Kırıkcı'nın cenaze töreninde CHP
Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik saldırıyla ilgili soruşturmada
gözaltına alınan şüphelilerden Osman Sarıgün, jandarmadaki ifadesinin ardından
Çubuk Adliyesine getirildi. Savcı sorgusundan sonra nöbetçi sulh ceza
hakimliğine sevk edilen Osman Sarıgün, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Kılıçdaroğlu, Ankara'nın Çubuk
ilçesine bağlı Akkuzulu Mahallesi'nde 21 Nisan Pazar günü şehit Yener
Kırıkcı'nın cenaze töreninde saldırıya uğramıştı. Saldırıyla ilgili, Çubuk
Cumhuriyet Başsavcılığın tarafından başlatılan soruşturmada Osman Sarıgün'ün de
aralarında bulunduğu 9 kişi gözaltına alınmıştı.Gözaltına alınan şüphelilerden
3'ü savcılık tarafından serbest bırakılırken, 5'i ise adli kontrol şartıyla
serbest bırakılmıştı.
Öte yandan, gözaltına alınan
ve bırakılan şüphelilerin dışında saldırıya katılanların tespitine ilişkin
çalışmaların devam ettiği öğrenildi.
tb
At izinin it izine karıştığı bu ortamda yapmış olduğunuz tarafsız ve saptırmasız dürüst habercilik için sizleri kutluyorum. Habercilik böyle olmalı. Yanıltmadan, açık ve net haberlerinizi okudum. Bilgilendim. Sizler gibi insanlar oldukça Türkiye sarsılsa da yıkılmayacaktır. Teşekkürler.
Çubuk Aksiyon haber ajansı gündem gazetesi öncelikle Çubuk ilçesindeki bir kaç sayılı haber siteleri arasında gündemi takip ederek okuyuculara doğru bilgileri sunmaya devam ediyor.
Sloganımız ilçeye dair ne varsa burada
İlçede birkaç sayılı haber sitesi arasında olan ve “Çubuk’a dair ne varsa” sloganı ile Çubuk’ta haber, reklam, tanıtım ve rehber görevi üstlenen Çubuk Aksiyon Haber Sitesi kuruluş tarihi 2008 yılından bu yana aralıksız okuyucusuna hizmet vermeye devam ediyor. Haber sitemizde sizlerle haberlerimizde tarafsız yayıncılığımız ile görselliğimizi her daim paylaşmaya devam edeceğiz. İsminin değişikliğiyle dikkat çeken Çubuk Aksiyon, sürekli yenilenip, güncellenmektedir. Çubuk'ta haber ihtiyacına cevap verebilen haber sitesi olma özelliği yanı sıra, okuyucularına haber alış verişi sağlamaya devam ediyor. Maddi hiçbir beklentisi olmayan sitemizde tamamen gönüllü ve fahri muhabirler ile sizlere haber sunuyoruz. Haber sitemiz okuyucularına sağladığı kullanımı kolay, hızlı okuma, güzel bir görünüm özelliği ile okuyucularına haber akışı sağlıyor. Okuyucularımızdan aldığımız bu güçle de yayın politikasını değiştirmeden yolumuza devam ediyor.
Çubuk Aksiyon Gazetesi Haber Ajansı doğru haber kaynağınız
Çubuk Aksiyon Gazetesi - Haber Ajansı - İnternet Haber Sitesi imtiyaz sahibi olan Müfit Onbaşı açıklamasında: "Okuyucularımızın bize göstermiş olduğu ilgi, yardım ve yorumlarından dolayı çok teşekkür ederiz. Görevimiz ve işimiz olan gazetecilik mesleğimizde doğru ve kesin bilgi içeren haber yapmak önceliğimiz olmuştur. Bu konuda bizi herkes tanır. Haber sitemiz artık ulusal haber siteleri değerinde bir görünümdedir. Çubuk hakkında her türlü bilgi ve öğrenmek istediğiniz her türlü arşivi ile zengin bir içeriğe sahip. Haber sitemiz sürekli güncellenen ve yenilenen tasarımı ile kullanıcıya, habere hızlı ve kolay erişim imkânı sağlıyor. Haber okumayı kolaylaştıran zarif görünüm ve ergonomik yapı sayesinde ziyaretçilerimiz, artık web sitemizde daha fazla zaman harcıyor" diyerek devam etti.
Çubuk Aksiyon Gazetesi Haber Ajansı takipçilerine en doğru ve kesin bilgi sunar
Sizlere, 15 yılı aşkın tecrübesi ve deneyimli kadrosuyla ilçeye özgü, haber, fotoğraf ve video üreterek okuyucularına sunmaktayız. Çubuk’un gündemini takip eden ve yine ilçenin güncel haberlerini sizlere aktarmaya devam edecek olan cubukaksiyon.com web adresinden istediğiniz her şeye kolayca ulaşılabileceksiniz. Günümüz teknolojisine, değişime ayak uydurmak için siz değerli takipçilerimizin fikir ve görüşlerini değerlendirerek, sitemizi daima hem güncel tutuyor, bilgi ve tecrübelerimiz ile sistemimizi hem güçlü tutuyor, hem de sürekli yeniliyoruz. Yine okuyucularımızın ve abonelerimizin görüş ve fikirlerini değerlendirerek doğru kaynaklardan bilgi alarak haber ekliyoruz. Okuyucularımızın haberlere yazdıkları yorumlardan güç alarak onlara en güzel haberler sunmaya devam ediyoruz. Bizi ziyaret eden bütün takipçilerimize teşekkürü bir borç biliriz. Bizi izleyen, takip eden herkese teşekkür ederiz.
İyi kötü gününüzde her zaman yanınızdayız
Çubuk Aksiyon Gazetesi Haber Ajansı olarak okuyucularımıza bazen acı kötü haber verdik üzdük, bazen de mutlu iyi haber vererek yüzünü gülümsettik. Çubuk’un gündemini an an takip ederek, yine ilçenin güncel haberlerini sizlere aktarmaya her zaman devam ediyoruz. Birçok okuyucumuz bizi takip ederek bir eşiniz dostunuz iyi ya da kötü haberini bizden okuyarak öğrendi. İşimiz ilçede iyi, kötü, güzel ve mutlu tüm haberleri sizlere duyurabilmek. İlçede tabi ki kötü olayların olmasını bizde istemeyiz. Ama koca 100 bini aşkın bir ilçe her şey olabiliyor. Doğru kaynaklardan kesin bilgileri alarak kimseyi mağdur etmeden elimizden geldiği kadarıyla haberlerimizi insanları incitmeden yapmaya çalışıyoruz. cubukaksiyon.com sitemiz ile şimdiye kadar birçok okuyucusu ile haber, yazı, resim ve video göstererek okuyucumuzun beğenisini kazanmaya çalıştık. Bundan sonra da hedefini şaşmadan, internet haber okuyucularına, kaliteli doğru kaynaklardan haberlerimizi yine siz değerli o okuyucularımızın yorumuna sunacağız.
Günümüzde sosyal medya hesaplarında bir çok sayfa tarafından yüzeysel başlık şeklinde verilen yazılardan öte gazeteciliğin en önemli kaynağı olan 5N - 1K özelliğinde haber yapmaktayız. Bu vesile ile internetin vazgeçilmezi sosyal medya da , Facebook, İnstagram ve Twitter’da büyük bir organik takipçi kitlesine ulaştık. Son olarak sizleri değerli okuyucularımızı aramızda görmekten mutluluk duyar, iyi çalışmalar dileriz. Enerjimize güç kattığınız için teşekkür ederiz. “Bir gün bizi ziyaret edeceğinizi biliyorduk. Aramıza hoş geldiniz. Artık şuan bizi siz dâhil herkes tanıyor”
Çubuk’un en büyük sorunlarından birisi yüksek kat uygulaması
Çubuk ilçemizin en önemli sorunlarından biri de birçok yerin yüksek kat uygulamasında olmasıdır.
Siyasiler, mesleki odalar, sivil toplum kuruluşları özellikle yapı, inşaat, mimari şehir planı ile ilgili oda, STK ve dernekler bu sorumları ya görmüyorlar ya da görmezlikten geliyorlar. Yüksek katta arsası olan vatandaşlarda, arsa alıp müstakil ev yapmak isteyenlerde mağdur. İnsanlar kardeşleri ile miras paylaşımı yapamazken, yanlış ve dikey mimariyi gelişim olarak algılayanlardan dolayı arsa sahipleri bilgileri olmadan, tanımadığı insanlarla ortak ve hissedar oldular. İmar sonlarında ve ilçede belirli bölgeleri hariç yüksek kat uygulamasında bu bölgelerde arsası olanlar arsalarını kullanamıyor. Satmakta zorlanıyor, değerinin altında satmak zorunda kalıyor. Ruhsata açık müstakil ev yapmak isteyenlerde ya uygun arsa bulamıyor ya da kısıtlı sayıdaki müstakil ve ruhsata açık arsalarda haliyle yüksek fiyatlara satın almak zorunda kalıyor.
İlçemiz birçok yeri alakasız şekilde yüksek kat uygulamasına sokuldu. Daha öncede bir çok kez belirttiğim gibi belirli bölgeler hariç en kısa zamanda yüksek kat uygulamasından vazgeçilmesi mağduriyetlerin giderilmesi için zorunludur. İlçemizin daha güzel ve daha yaşanılabilir olabilmesi için biran önce yüksek kat uygulamasından en azından belirli mantıklı yerler haricinde vazgeçilmesi ve gerekli girişimlerle bu hatadan dönülmesi yetkililerin ilçemize en büyük hizmetlerinden biri olacaktır.
Müstakil yaşam hayattır
Gelecek nesillerimizi, yüksek beton yığınları içerisinde yetiştirip, beton gibi katı ve soğuk insanlar haline getirmeyin… Saygılarımla; Ertan Karabıyık
At izinin it izine karıştığı bu ortamda yapmış olduğunuz tarafsız ve saptırmasız dürüst habercilik için sizleri kutluyorum. Habercilik böyle olmalı. Yanıltmadan, açık ve net haberlerinizi okudum. Bilgilendim. Sizler gibi insanlar oldukça Türkiye sarsılsa da yıkılmayacaktır. Teşekkürler.
Sait Şentürk
•At izinin it izine karıştığı bu ortamda yapmış olduğunuz tarafsız ve saptırmasız dürüst habercilik için sizleri kutluyorum. Habercilik böyle olmalı. Yanıltmadan, açık ve net haberlerinizi okudum. Bilgilendim. Sizler gibi insanlar oldukça Türkiye sarsılsa da yıkılmayacaktır. Teşekkürler.